15 Temmuz 2013 Pazartesi

Bebeklerde Gelişme Geriliği - Hamilelik Öncesi Sonrası Gelişme Geriliği

Evet, bu yazımızda başlığımızda da belirttiğimiz gibi bebeklerde gelişme geriliği konusunda siz değerli okurlarımıza bilgi vermeye çalışacağız.


Ümit ediyoruz ki bu bilgiler ışığında kafanızdaki bir takım soru işaretlerini de ortadan kaldırmayı başarabilirsiniz. Bu rahatsızlık genellikle anne karnında yapılan kontroller sonucunda meydana çıkan bulgulardır.


Zeka uzuv ve benzeri konularda bebekte gerileme olabileceğini bilmenizi isteriz. Tabi bu gelime geriliğinin erken teşhisi konusunda bir takım ilaçla tedavi yöntemleri uygulanabilmektedir.


Ancak kesin olarak olumlu bir sonuç alıp almayacağınız konusunda net bir şey söylemek çok fazla mümkündür. Ancak bu tip sorunların erken tespiti için hamilelik döneminde rutin aralıklarla gerekli kontrollerinizi gerçekleştirmeniz de fayda olacaktır.


Bebeklerde gelişme geriliği konusuna örnek vererek sizlere yardımcı olmaya çalışalım. Örneğin doktor kontrolüne gittiğiniz ve yapılan bir takım tetkikler sonrasında bebeğinizin bacak boyunda gerileme olduğu tespit edildi. Bu konuda hemen panik yapmayın.


Uzman doktorun size önereceği tedavi yöntemini uygulamak için hemen işe koyulun. Bu bir ilaç ya da iğne tedavisi olabilir. Rutin olarak tedavi yöntemini izleyerek bu geriliği ortadan kaldırmak için kıyasıya bir mücadele verebilirsiniz.


Başarılı olma ihtimalinizin de oldukça yüksek olduğunu şöyle bir belirtelim. Tabi bazen az da olsa ultrasonların yanıltıcı olabildiğini de belirtmek isteriz.


Bu tip durumlarda kesin fikir elde etmek istiyorsanız başka doktorlara da gözükebilir fikirlerini alabilirsiniz.


Bebeklerde gelişme geriliği anne karnında bazı semptomların düzgün işlememesinden bir takım kromozom bölünme sorunundan ya da genetik bir takım faktörlerden meydana gelebilir. Bu yüzden gebelik döneminizi her ayında uzman doktorlar tarafından kontrol edilmeniz son derece etkili olacak bir durumdur.


Gelişme geriliğini durdurmakta tıpkı diğer hastalıkların çözümü olan erken teşhis ile gerçekleşebilecek bir durumdur. Bu konuda daha detaylı bir şekilde bilgi sahibi olmak istiyorsanız dilerseniz internet üzerinden de kısa bir araştırma yapabilirsiniz.


Böylece aklınıza takılan birçok soru ile ilgili en net bilgilere sahip olmayı başarabilirsiniz. Bir diğer bilgi alma yöntemi ise en yakın sağlık kurumuna gidip ilgili doktora danışmak olacaktır.



Bebeklerde Gelişme Geriliği - Hamilelik Öncesi Sonrası Gelişme Geriliği

14 Temmuz 2013 Pazar

Sünnet Ne Zaman Yapılmalı Kaç Yaşında Olmalı Sünnet Zamanı

Erkek çocuğa sahip olanlar doğduğu andan itibaren sünnet ettirmeleri gerektiğini düşünür ve bunun için uygun zamanı belirlemeye çalışırlar. Peki, sünnet ne zaman yapılmalıdır?


Çocuğunuz doğduğu andan itibaren sünnet edilebilir. Ancak önemli olan nokta onun psikolojik açıdan ve vücut sağlığı açısından iyi olması noktasıdır.


Çocuğunuz için eğer bir sağlık söz konusu ise ve doğduğu andan itibaren en yakın zamanda sünnet olması gerekiyorsa bu zaman 3 aylık ila 6 aylık dönem arasında yapılmalıdır. Bu tabi ki sağlık açısından böyle yapılması gerekiyor ise olması gerekendir.


Doğduğu zaman sünnet edilmesi gereken çocuğunuzu 3-6 ay arasında sünnet ettirmelisiniz.


Sünnet olmak adından da anlaşılacağı üzere peygamberimizden bu yana gelen bir özelliktir.


Sünnet için en çok düşünülen nokta sünnet için zaman seçimi aşamasıdır.


İnsanlar bunu ne zaman yaptıracakları konusunda düşünüp dururlar. Bu noktada düşünmeleri gereken kriter ise çocuğun psikolojik durumudur.


Çocuğunuzun buna en uygun olduğu dönem eğer bir sağlık sorunu yoksa 5 yaş ve sonrasıdır. Bu yaşın öncesinde sünnet çocuğunuz için alışılması çok kolay olmayan bir olaydır.


En güzel şekilde çocuğunuzu hazırlamak için bu yaş kriterine dikkat etmelisiniz.


Kız ya da erkek çocuğu sahibi olun anne ve baba olmak duygusu çok farklı bir duygudur. Ancak erkek çocuk sahibi olan anne babalar için bu sünnet aşaması ile biraz daha zorlu olabilir.


Çocuğunuzun ne zaman sünnet edilmesi gerektiği hangi aşamada daha kolay alışabileceği gibi pek çok noktada anne babaların kafası karışabilir. Ancak uzmanların önerdiği sünnet zamanı 5 yaş ve üzeridir.


5 yaşının altında bulunan çocuklarda psikolojik olarak sünnete hazır olunmayabilir. Eğer bir sağlık problemi var ve sünnet gerekiyor ise 3-6 aylık dönem sünnet için en uygun zamandır.



Sünnet Ne Zaman Yapılmalı Kaç Yaşında Olmalı Sünnet Zamanı

13 Temmuz 2013 Cumartesi

Hamilelikte Dudak Yarıkları Kuruluğu, Çatlaması, Uçuklaması ve AFT

Çoğumuz bir bebeğimiz olacağı zaman çok heyecanlıyızdır.


Doğum gününü sabırsızlıkla bekleriz. Özellikle ilk doğumumuzsa birazda korku olabilir içimizde. Hamilelik zamanlarım nasıl geçiyor acaba diye düşünerekten bol bol doktora gitme ihtiyacı duyarız.


Doktorun söyleyeceği iyi ve olumlu şeyleri bekleriz. Her şeyin yolunda gitmesi gerektiğini biliyoruz. Ancak bazen her şey yolunda gitmeyebilir.


Hamilelikte dudak yarıkları ya da damak yarıkları gibi şeyler belirebilir. Enfeksiyon kapmış olabilirsiniz. Kendinize ne kadar dikkat etseniz de bunlar olabilir. Moralinizi yüksek tutmalısınız.


Bebeğe geçmesi çok nadir görülen hastalıklardır bunlar. Bunların nedeni tam olarak bilinemese de başlıca sebepleri stres yiyecekler kullandığınız diş macunu sistemik hastalıklar olabilir. Bu özellikle hamilelik dönemlerinizde görülebilir.


Bebeğiniz doğacak sakin olmalısınız. Çok sıcak yiyeceklerden kaçınmak gibi yöntemlere başvurabilirsiniz.


Hamilelikte damak yarıkları gibi yarıklarla yaralarla karşılaşmak istemiyorsanız ağız bakımınıza çok önem vermelisiniz.


Hamilelik döneminde bir annenin yaklaşık 1200-1500mg kalsiyuma gereksinimi vardır. Bunlar için sebze ve kalsiyumu bol meyveler yiyecekler yiyebilirsiniz. Bunlarla birlikte ağza iyi bakılırsa dudak ve damak yarıkları gibi sorunlarla karşılaşmazsınız.


Ayrıca hamileliğin ilk üç ayında bebeğin organ gelişimi olduğu için etkili dental tedaviden kaçınılmalıdır. Sonraki aylara ertelenmelidir. Ya da acil durumlarda doktor kontrolünde bu tedaviler yapılmalıdır. Yoksa bu tür hastalıkların bebeğe bulaşabileceği riskini aklınızdan çıkarmayın.


Doktorunuza danışmadan pek bir şey yapmanızı önermiyoruz. Ayrıca son üç ayda da anne uzun süre rahat oturamayıp gerekli pozisyonları rahat alamadığından rahatsızlık vericidir anneye göre.


Günlük ağız ve diş bakımı kesintiye uğratılmamalıdır.

Sorumluluğunuz çok değil. Hem kendiniz hem bebeğiniz için bunlar önemlidir. Yapabileceğiniz şeyler.


Doğumda bir aksilik ya da sonradan görülen bir aksilik olmak istemiyorsanız yapmanız gereken daha birçok şey var elbette. Ayrıca hamilelik sırasında diş etleri hassastır.


Çabuk şişerler ve kanamaya yol açarlar. Daha nazik olmalısınız. Hamilelik sırasında kadınların diş etlerinde oluşan bu değişiklikler nedeni östrojen ve progesteron hormonlarının salgılarının artmasından kaynaklanmaktadır.


Günlük ağız ve diş bakımını yapmayan kişiler büyük üzüntü duyabilirler. Bunlardan kaçınmalısınız. Ağzınıza önem verin.



Hamilelikte Dudak Yarıkları Kuruluğu, Çatlaması, Uçuklaması ve AFT

12 Temmuz 2013 Cuma

Bebek Nüfus Kayıt İşlemleri - Nüfus Cüzdanı - Doğum işlemleri

Dünyada yaşadığımız süre içerisinde pek çok farklı duygu yaşarız. Heyecanlanmak üzülmek sevinmek gibi çok fazla duygusal anımız olur. Ancak bu duyguların en üst noktada yaşandığı an ise anne ve baba olunan zamandır.


Bir çocuğa sahip olma duygusu duyguların en önemlisidir. Bundan sonra hayatlarındaki değişim her şeyi daha net açıklayacaktır.


Her anın bu küçücük olan insana göre ayarlandığı her işin onun sağlığı ve huzuru düşünülerek yapıldığı bir hayat sizleri bekliyor demektir. Bunun için bebeğini sizin için hayattaki her şeyden önemlidir.


Bebeğiniz olduğunda onun için bazı resmi işlemler yapılmalıdır. İsminin ne olacağı ile başlayan serüven sizlerin çocuğu olduğunu gösteren nüfus cüzdanının alınması ile devam eder. Bu aşamada bazı ebeveynler ne yapacaklarını bilemeyebilirler.


Yeni doğan bebeğinizi nüfusa kaydettirmek için ilk yapacağınız bebek nüfus kayıt işlemlerinin başında hastaneden doğum belgesini almak olmalıdır.


Bu belge hastane tarafından bebeğiniz doğduğunda sizlere verilir. Daha sonrasında anne ya da babanın kendi nüfus cüzdanı ile ve evlilik cüzdanı ile nüfus müdürlüğüne başvurmaları gerekir.


Burada bebek nüfus cüzdanı çıkartılır ve bu yeni doğan bebek evlilik cüzdanına da işlenir. Bu aşamaya kadar muhtarlığa gitmenize gerek yoktur. Bu işlemleri yapmak için gerekli süreniz ise sadece 30 gün ile sınırlıdır.


30 günü aşan bir zaman sonrasında bebeğiniz için kayıt işlemleri yapmanız ceza ödemeniz anlamına gelmektedir. Her anne ve babanın 30 gün içerisinde bu işlemleri yaptırması gerekir.


Bebeğinizin nüfus cüzdanını çıkarttıktan sonra yapmanız gereken bir işlem daha bulunmaktadır. Bu işlem nüfus cüzdanı ile muhtarlığa başvurup çocuğunuzu buraya kaydettirmektedir.


İlerleyen zamanlarda çocuğunuzun evrak işlemlerinde sıkıntı yaşamak istemiyorsanız bu işlemi mutlaka yaptırmalısınız. Bebeğiniz ile hayatınızın çok fazla değişeceği ortada. Ancak bu değişiklikler sonrasında resmi işlemlerinizi yaptırarak sonraki zamanlarda sorun yaşamaya engel olmalısınız.


Çocuğunuzun nüfusa kayıt ettirilmesinden nüfus cüzdanının alınmasına muhtar tarafından kaydının yapılmasına kadar tüm işlemlerin halledilmesi sizlere kolaylıklar sağlayacaktır.


Resmi kayıt işlemlerinizi zamanında yaptırarak bu işlemlerin gecikmesi ile olaşacak cezaların önüne geçebilirsiniz.



Bebek Nüfus Kayıt İşlemleri - Nüfus Cüzdanı - Doğum işlemleri

11 Temmuz 2013 Perşembe

Bebekler için Sebze Meyve Patates Pürenin Önemi ve Ek Besinler

Bebeğiniz için her zaman en iyisi olsun istersiniz. Giyiminden odasına beslenmesinden eğlencesine kadar pek çok noktada her şeyin kusursuz olmasını istersiniz. Bunlar için elinizden geleni yaparsınız.


En önemlisi olarak ise tabi ki bebeğinizin beslenmesini görürsünüz. Bebeğinizin özellikle anne sütünün ardından ek gıdalara başladığı aşama sizler için en önemli aşamadır. Bu aşamada onlar için gerekli et süt sebze ve meyveyi en iyi şekilde onlara sunmalısınız.


Sebze yemekleri büyükler için olduğu kadar bebekler içinde çok lezzetli sayılmayabilir. Zaten bu dönemde anne sütüne alışkın olan bebek ek gıdaları diliyle iterek yemek istemeyecektir. Bunun önüne geçmek ve gereli sebzeyi yedirmek için püre yapmayı deneyebilirsiniz.


Bebekler için püre tarifi baktığımız hem meyve hem de sebzelerle yapılmış yüzlerce püre tarifini bulabiliriz. Bu şekilde bebeğinizin sebze ihtiyacını onun istediği biçimde karşılamış olursunuz.


Anne baba olma duygusu hayatımız boyunca yaşayacağımız en farklı duygudur. Hayatın onun etrafında döndüğü yeni bir varlık hayatımıza girmiş demektir.


Atacağımız tüm adımlarda onun sağlığı ve mutluluğu için hareket ederiz. Bir anne için bebeğinin en önemli ihtiyacı beslenmedir.


6 ay boyunca anne sütü ile beslenen bebeği 7. aydan itibaren artık ek besinler yemeye başlayacaktır.


Hangi besini vermeli hangi şekilde ve ne kadar yedirmeli konusunda büyük endişe yaşayan annelerin en fazla zorlandığı nokta ise sebze yemekleridir.


Sebze yemeklerini bebeklerine sevdirmek için yapacakları bir yemek biçimi ise püredir. Püre bebekler için daha kolay yutulma olanağı sağlamaktadır. Bebekler için püre tarifi konusunda yüzlerce çeşit bulabiliriz.


Bebeğiniz için sebze ve meyvenin önemli olduğunu bilmeyen yoktur. Bunlar bebeklere yedirmek için ise en uygun yöntem tabi ki püredir. Bebekler için püre tarifi aradığımıza karşımıza çok fazla tarif çıkabilir.


Sebze ya da meyveleri püre yaparak bebeklerimize yedirebiliriz. Bu besinlerden gerekli vitamin ve mineralleri alan bebeğiniz hem daha sağlıklı hem de çok daha mutlu olacaktır.


Siz de bebeğinizin mutlu ve huzurlu olması için bu noktalara mutlaka dikkat etmelisiniz.



Bebekler için Sebze Meyve Patates Pürenin Önemi ve Ek Besinler

10 Temmuz 2013 Çarşamba

Çocuklarda Gece İşeme Nedenleri Tedavisi Çözümü İdrar Kaçırma

Bu yazımızda çocuklarımızda büyük sıklıkla karşılaştığımız gece işemeleri konusuna değinmek istiyoruz. Hiç şüphesiz ki her ailenin rutin olarak çocukları ile ilgili en çok karşılaştıkları problemler arasında yer almaktadır.


Peki, çocukta gece işemeleri hangi sebepler ile karşılaşılan bir problem haline gelmektedir? Şimdi bu konu ile ilgili siz değerli okurlarımızı bilgilendirmeye çalışalım.


Malum çocukluk dönemi birçok şeyi öğrenme evresi olarak adlandırılmaktadır. Bu evre üzerinde çocuğun beyin ve sinir sisteminin gelişmesi bir takım uyarı işlemlerinde de son derece etken rol oynamaktadır.


Temel olarak çocuğun iki buçuk (2,5) yaşına gelmesi ile çiş durumunu belirtmesi ifade etmesi ve çişe çıkması gerektiği gibi bilgileri ailesi ile paylaşması gerekmektedir.


Ancak bu yukarıda da bahsettiğimiz gibi tamamen beyin ve sinir sisteminin gelişmesi ile alakalı bir durumdur. Yani bu tamamen motorik bir sistemdir. Bunu da siz değerli okurlarımız için şöyle açıklayalım.


Çocuğunuzun mesanesi yeteri kadar dolduğunda beyin ve sinir sistemi bunu boşaltmak için bir uyarı gönderir. Bu da çocuğunuzun tuvalet ihtiyacı olduğunu siz söylemesi ile sonuçlanır.


Böylece dolan mesane kesesi boşalır ve rahatlar.

Uykudan önce çocuğunuzun tuvalet ihtiyacını gidermek kuru bir gece uykusu için son derece önemlidir.


Çocukta gece işemeleri problemi ile karşılaşmak istemiyorsanız çocuğunuza uyku öncesi tuvalet ihtiyacını gidermeyi alışkanlık haline getirmeyi öğretmelisiniz.


Çocukta gece işemeleri konusu genetik bir takım faktörlerden meydana gelebilir.


İdrar kesesinin yeterince büyümemiş olması kontrolsüz bir çiş yapma durumunu meydana getirebilir. Aynı şekilde idrar kesesinde istem dışı olan bir takım gerilme ve kasılmalarda çocuğunuzun idrarını tutamamasına sebep olabilmektedir. Bu durum 7-8 yaşlarına kadar süren ve genel olarak erkek çocuklarda görülen bir rahatsızlık olma konumundadır.


Eğer çocuğunuzda bu yönde bir sorun ile karşılaşıyorsanız nasıl davranmanız gerektiği konusunda uzman doktorlardan detaylı bir şekilde bilgi sahibi olabilirsiniz. Böylece nasıl bir yol izlemeniz gerektiği konusunda daha gerçekçi ve reel bir yol haritası izlemiş olacaksınız.


Öğretici bir yöntem ile bu durumu kontrol altında tutabilmeniz de oldukça mümkündür.



Çocuklarda Gece İşeme Nedenleri Tedavisi Çözümü İdrar Kaçırma

9 Temmuz 2013 Salı

Bebeklerde Sarılık Tedavisi Belirtileri Değerleri Derecesi

Vücutta alyuvarlarda bulunan ve içinde demir bulunarak vücudun oksijen taşımasına yardımcı olan hemoglobini yeni doğan bebekler hızla parçalayarak yerine yetişkin hemoglobini içeren alyuvarlar üretmeye başlarlar.


Henüz doğmamış bebeğe fetüs denir ve fetüslerin alyuvarlarında bulunan hemoglobin ile dünyaya gelmiş yeni doğan bebeğinkinden farklıdır. Biluribin sarı renklidir ve bebeğin karaciğerinde fazlaca biriktiğinde kana karışır.


Kanında biluribini fazla bulunan bebeklerin cildi sararır. Böylece sarılık hastalığı oluşur. Bebeklerde sarılık önce yüzünde ve göz akında görülmeye başlar. Daha sonra tüm vücudu sarı renk kaplar.


Yeni doğan sarılık hastası bebekler daha çok uyur. Süt emmesi azalır ve tüm bunlar hastalığı daha fazla tetiklemektedir. Eğer hastalık ilerlemişse bebek havale geçirebilir. Ayrıca görme ve duyma bozukluğu da yaşayabilir.


Bebeklerde sarılık görülme nedenleri arasında bebeğin yetersiz anne sütü almasıdır. Ayrıca erken doğan bebeklerde gününde doğmuş bebeklere oranla görülme riski daha fazladır.


Çok nadir de olsa anne ve bebeğin kan uyuşmazlığından doğan sebeplerle de sarılık görülebilmektedir. Yeni doğan bebeklerde sarılık ilk 24 saatte tespit edilmektedir.


Bebeğin kafa derisinde kanama varsa ve annenin diğer çocuğunda da sarılık varsa hastalığın görülme riski daha yüksektir. İlk 24 saatte sarılık tespit edilmişse bebeği takip altına almak gerekir.


Çoğu yeni doğan bebeklerde sarılık hastalığı 2 hafta içinde kendiliğinden geçmektedir. Eğer 2 hafta içinde hala hastalık geçmemişse fototerapi yöntemiyle bebek florasan ışık altında tutulur. Bu ışık vücutta bulunan yüksek bilirubini eriterek vücuttan atar.


Dışkı yöntemiyle atılan bilirubin ışık tedavisinden sonra normal düzeye gelir. Ayrıca bebeğin bu süreçte iyi beslenmesi gereklidir.


Doktor gözetiminde bulunan bebekte hastalığın tekrarlanmaması için uzun süre kontrol altında tutulur. Ayrıca yoğun terapi gerektirmeyen durumlarda evde de fototerapi uygulanabilir.


Bebeklerde sarılık ilk 2 haftada geçmezse mutlaka önemsenmelidir. Ev ortamında anneden uzaklaşmadan uygulanabilecek evde fototerapi yöntemiyle bebeğin anne sütü almasını kolaylaştırmasının yanında hastanenin olumsuz koşullarından da bebek korunmuş olur.


Evde uygulanan fototerapi anne ile bağını koparmadan daha sağlıklı koşullarda tedavi gören bebeğin bilirubinin yükselmesi engellenir. Bebeğinizin sağlığı için erken teşhis çok önemlidir.


Hafife alınmaması gereken bu hastalık tedavi edilmeğinde ciddi problemlere yol açabilmektedir.



Bebeklerde Sarılık Tedavisi Belirtileri Değerleri Derecesi

8 Temmuz 2013 Pazartesi

Adet Düzensizliğinin Nedenleri Tedavisi Belirtileri Nelerdir

Her kadının aylık yumurta atması olayı olan adet görme ergenlik döneminden itibaren görülmeye başlar.

Buluğ çağı olarak kabul edilen bu dönemden sonra kadın çocuk doğurabilme yeteneğine haiz olmaya başlar.


Ergenlikten menopoz dönemine kadar her kadın yaklaşık 4000 yumurta atımı yaşar. Normal süreçte bu olay her ay düzenli olarak tekrarlanır. Vücuttan tam olarak atılmayan yumurta birçok rahatsızlığa davetiye çıkarabilmektedir.


Polikistik over adet düzensizliğine neden olabilecek rahatsızlıklardandır. Ayrıca depresyon görülebilecek diğer bir rahatsızlıktır. Vücuttan kan yoluyla atılan yumurta düzensizlik halinde aşırı miktarda kan kayıplarına neden olarak kansızlık problemine yol açmaktadır.


Kadınlarda düzensiz yumurta atımı adet düzensizliği ödem oluşmasına yol açabileceği gibi fazla kilolar hormon bozukluğu vs gibi birçok değişik sağlık sorununa neden olmaktadır.


Adet düzensizliği kadınlarda doğurganlığı da olumsuz etkileyen bir sorundur. Çünkü sağlıklı olan her ay adet görmektir.


Dış etkenler beslenme bozuklukları gibi birçok nedenden kaynaklanan bir problem olan adet düzensizlikleri üzerine gidilmediğinde tehlikeli boyutlara ulaşmaktadır.


Ergenlik dönemlerinde doktorlar tarafından çok dirençli bulunmayan bir rahatsızlıktır. Aynı şekilde erişkin kadınlarda menopozdan hemen önce de bazı düzensizlikler olması muhtemeldir. Ancak bunun kronikleşmesi ve direnç kazanması kadınların hayatını kabusa çevirebilmektedir.


Adet kanamalarının gecikmesinin dışında sık sık ve aşırı olan kanamalar da rahatsızlıklara sebep olmaktadır.


Bu nedenle adet düzensizliğinin en fazla 3 ay kadar sürmesi halinde muhakkak doktora başvurulmalı aksatma yapılmamalıdır. Hele hele kendiliğinden geçmesi beklenmemelidir. Zira daha ciddi hastalıklara ve telafisi güç zararlara meydan verebileceği unutulmamalıdır.


Her kadın günlerini oldukça düzenli takip etmeli kontrollerini yaptırmalıdır. Düzenli ve yeterli beslenme spor stressiz bir yaşam elbette düzensizlikleri gidermekte önemli adımlardır.


Tüm bunlara rağmen devam eden düzensizliklerde doktora gidilmekten kaçınılmamalıdır.



Adet Düzensizliğinin Nedenleri Tedavisi Belirtileri Nelerdir

6 Temmuz 2013 Cumartesi

Ultrasonografi - 3 Boyutlu ve 4 Boyutlu Cinsiyet Belirleme

Ultrason son yılların en çok kullanılan ve tıp alanında ki kullanımı son derece güvenli olan görüntüleme sistemlerinden biridir.


Ultrason kullanımı ile ilgili çok yanlış inanışlar halen bile bulunmaktadır. bu konuya açıklık getirecek olursak ultrason sitemiyle görüntüleme de ışınlar kullanılmaz yada radyasyon saçan başka aletlerde kullanılmaz ultrason kullanımı tamamen ses dalgalarının yansıtılıp geri dönünce oluşturdukları efektlerin görüntü olarak karşımıza çıkmasını sağlayan araçtır.

Ultrason kullanılarak nelere bakılacağını görelim: gebelik süresi boyunca çeşitli zamanlarda bebeğin gelişimi ve anne rahminde geçirdiği değişimleri kontrol etmek için ultrason çekilir. Bu çekilen ultrasonlarda;


6. Hafta dolaylarında gebeliğin rahim içinde gerçekleştiğini ve oluşmaya başlayan bebeğin kalp atışlarını gözlemleriz.


12 ve 14 haftaları arasında ultrason ile bebeğin artık oluşumunu tamamlamış büyümeye başladığı dönemlerde, kromozom anomalilerinden biri olan mongolizm olup olmadığını anlamak için ense kalınlığını ölçmek amacıyla ultrason çekeriz. Bu dönem çok önemlidir


22 ve 23 haftaları arasında detaylı ultrason yapılarak bebeğin tüm organlarını inceleme ve değerlendirme olanağımız olur.


32. haftada yapılan ultrason ile bebeğin gelişme hızı hakkında bilgi sahibi oluruz.


İlk üçüncü ayın sonunda artık bebek oluşumunu tamamladığı için kafa ve vücut bütünlüğünü; kollar, eller, bacaklar ve ayakları olduğu gibi görebiliyoruz. Buralarda olabilecek herhangi bir sorun kolayca tespit edilebiliyor.


Yine ilk üçüncü ayın sonunda yapılan ultrason ile bu dönemde bazı damarsal anomaliler tespit edilebiliyor


Bu dönemlerde yapılan ultrason ile bebeğin tüm oluşumlarını incelemek mümkün oluyor bazı durumlarda bebeğin normal insan hayatına uyum sağlayamayacağı vakalarda görülüyor.


İşte o zaman gebeliği sonlandırmak gerekiyor. Ya da oluşumunu tamamlamış organlar incelenerek sorunlu olan organlardaki sorun geçici bir durum ise dışarıdan müdahale ile düzeltilebiliyor.

Üç boyutlu ultrason ile Bebeğin genital bölgesine bakarak cinsel organını net olarak gördüğümüzde, kız veya erkek deme şansımız yüzde yüzdür.


Bazen hamileliğin üçüncü ayının sonunda görebiliriz ama genel olarak cinsiyeti dördüncü ayda söyleriz ki bir yanılgı olmasın.


Bu yanılgı erkek çocuklarda penis ile bebeği besleyen plesanta kordonu arasındaki benzerlikten kaynaklanır.



Ultrasonografi - 3 Boyutlu ve 4 Boyutlu Cinsiyet Belirleme

4 Temmuz 2013 Perşembe

Biyopsi Nedir - Nasıl Yapılır - Biyopsi İğnesi ve Embriyo Transferi

BİYOPSİ

Hastalık neticesinde ya da  hastalığa bağlı kalınmadan vücuttaki herhangi bir organın içinde bulunan bir kitle ya da kitleye benzer görünümlere tomografi veya ultrasonografi eşliğinde iğne yardımıyla lezyonun olduğu bölgeden alınan parçanın biyopsosidir.


Bu işlem gerçekleşirken organ içerisindeki kitlenin en iyi hangi yöntemle görülebildiği tespit edilir ve bu yöntem sayesinde organ içindeki lezyonunun yeri tam olarak belirlenmiş olur ve daha sonra acının hissedilmemesi için cilt ve cilt altına local anestezi uygulanır.


Uygulanan anestezinin ardından iğneyle  istenilen lezyona girilir ve küçük parçalar alınır. Alınan parçaların patoloji laboratuvarına yollanarak tahlil yaptırılır,15-20 dk arasında gerçekleşen bu operasyonda herhangi bir kesme ya da dikiş işlemi yapılmaz. Biyopsi uygulaması vücuttaki farklı bölgeler için uygulanabilir.


Mesela meme biyopsisi: Ultrasonografi  yardımıyla memedeki kitlenin yerinin belirlenmesi sonucunda Local anestezi uygulanılarak söz konusu bölgenin ağrısız hale getirilir. Bu işlem için genel anesteziye ihtiyaç duyulmazken ultrasonografide belirlenen bölgeden küçük bir parça alınır.


İşlem sırasında hastanın sırt üstü yatması sağlanır ve işlem sonrasında göhüste biyopsi yerinde morarma olabilir. Fakat işlem sonrasında hasta hemen ayağa kalkabilir yani normal hayatına gündelik işlerini yapmaya devam edebilir.


İşlem öncesinde yapılması gereken en önemli şey biyopsi yapacak doktorun deneyimli biri olması ve bu işlemi daha önce birçok kez yapmış olması beklenir. Aksi taktirde alınan küçük parçaların lezyon dışından olması durumunda doktorun yanlış tanı koymasına neden olacaktır. Çoğu lezyonun tespit edilmesinde cerrahi biyopsiler de tercih edilebilir.


Cerrahi müdahalelerde ağrı,sızı veya kesi izi olabilir ya da işlem sonrasında yaşanan dikiş izlerinin rahatsızlık vermesi. Bu karar verilmeden önce hangi uygulamanın daha iyi olacağı konusunda doktorla istişare edilir.

EMBRİYO

Yumurtadan meydana gelen dişi yumurtanın erkek spermiyle döllenmesi sonrasında oluşan yedi günlük genç organizmaya Embriyo denir.


Embriyo oluşumunda en önemli ve ilk basamak döllenmedir yani dişi üreme hücresi ile erkek üreme hücresinin birleşme olayıdır.


Yumurta ve sperm hücrelerinin birleşmesiyle oluşan zigot,çift sarmallı DNA moleküllerini oluşturur. Zigotun mitozla bölünmesi sonucunda çok hücreli canlılar meydana gelir.



Biyopsi Nedir - Nasıl Yapılır - Biyopsi İğnesi ve Embriyo Transferi

3 Temmuz 2013 Çarşamba

Azospermi Nedir - Azospermi ile Hamile (gebe) Kalanlar - Azospermi Tedavisi

Azoosperm, tam olarak ejakulatının çocuk olması için gerekli spermatozua’nın bulunmamasından kaynaklanan bir rahatsızlıktır.


Azospermiye yol açan neden aslında birkaç şekilde karşımıza çıkabilir bunlar: Kanal tıkanıklığı ya da hormon eksikliği yüzünden kaynaklanan sorunlardır.


Bunların tedavi edilmesi sonucunda menide sperm çıkışı sağlanabilir ve doğal yolla gebeliğin görülebilme oranı yüksek oranda artar. Bu testin başarıyla sonuçlanması da FSH,LH ve Testosteon hormonlarına bakılarak yapılabilir.


Tüm bu sonuçların neticesinde eğer bir bozukluk söz konusu değilse,akıllara sperm üretiminde bir bozukluk olduğu gelebilir yani tıp dilinde NONOBSTRÜKTİF AZOOSPERMİ.


Bu tedavi sonucunda da sperm çıkışı sağlanmaya devam edilir. Fsh hormonumuz normal sınırlar arasındaysa ,homon tedavisi ile sonuç almak mümkündür.


Testosteron/östrojen oranının 14’den sperm üretimi sağlanabilir. Buılarında olmaması durumunda testislerde sperm aranması anlamına gelen MİKROTESE ameliyatına başvurulur.

Hastaların %50’sinde hücre bulunması olası olduğunda bu hücreler dondurulup saklanır taki eşinizden alınan hücrelerle birleştirilerek tüp bebek yapımına başlanır.


Microtese sırasında diyelim ki olgun sperm(spermatid) bulunamadı en az 6 ay tedaviye devam edilir ve sonra Miktotese yeniden uygulanır ve olgun sperm aranır şayet spermatid de yoksa,sperm kök hücresi olan spermatogoniumlara bakılır. Biyopside görünmüş ise bu spermatidlerin ileride sperm hücresi yapma şansları hala devam ediyor demektir.

ASTHENOZOOPERMİA

Erkek infertilitesi nedenleri olarak önemli bir yere sahip olan ve sperm hareket bozuklukları(asthenozoopermia)olarak bilinen önemli bir rahatsızlıktır.


Hareket bozukluklarının yanında sperm morfolojisindeki bozukluklar da infertilite’nin daha çok artmasına neden olur. Sperm morfolojisi infertilitesinde büyük öneme sahip iken asthenozoopermia olgularında mofoloji de değerlendirilmiştir.


Yapılan çalışmalar göstermiş ki sperm orta parça uzunluğunun kontrol gruplarına göre asthenozoopermik olgularda belirgin olarak kısa olduğu,açıklanamayan başka olgularda yapılan asthenozoopermik olgularda ise periaksomenal anomalilerle aksomenaldefektlerin sıkı ilişkide olduğu azalan ve azalan motilitedeaksomenal anomalilerin tek neden olmadığı gözlenmiştir.



Azospermi Nedir - Azospermi ile Hamile (gebe) Kalanlar - Azospermi Tedavisi

2 Temmuz 2013 Salı

Aşılama (İUİ) Nedir - infertilite Aşılama Nedir Aşılama Yöntemi Ücreti

Toplumumuzda aşılama olarak bilinen . (IUI) çocuk sorunu yaşayan çiftlere yardımcı olmak amacı ile bir enjektör yardımıyla aktif spermlerin rahim içine konulmasıyla gerçekleşir.


Spermin normal meni içerisinde gereksiz maddelerden ayrıştırılması sonucunda çözelti haline getirilen sıvı kadının normal adet döneminde gelişmiş veya ilaç yardımıyla uyarılmış yumurtaların tespiti neticesinde rahim’e bırakılan sperm hücrelerinin rahim içerisinde yumurtayla döllenmesi sağlanarak yapılan bu yöntem tam olarak amacı rahim’e ulaşamadan başarısız olan spermlerin döllenmesine yardımcı olmaktır.


Bu işlem daha çok kısırlığın erkek tarafından kaynaklandığı söz konusu olduğunda( ereksiyon zorluğu ,sperm sayısı azlığı) gibi birçok nedenden dolayı uygulanır.


Saf ve hareketli spermlerin kullanıldığı bu yöntem , rahim kasılmalarının ve mikrobik rahatsızlıklara neden olma riskini en aza indirger. Bu yöntem uygulanmadan önce spermiogram bir tahlinin bu yöntemle yapılmasında çok büyük yarar vardır.


Ayrıca IUI yöntemi kullanılırken saf ve hareketli spermler kullanılması kadar yıkama veya swim-up denilen tekniklerin kullanılması bu süreci daha başarılı kılarak olası komplikasyonların önüne geçilir ve başarı oranı daha yükseğe çekilmiş olur.


IUI yönteminin uygulanmasında değişik oranda sperm sayısı ve sperm kalitesi kullanılsa bile uzmanlara göre 1.000.000 dan fazla hareketli spermi bulunan hareketli spermlerde bu uygulama yapılmalıdır.


İlk 3 sonucunda tekrarlanan uygulamalar sonucunda gebelik oranının %40’ları buluyor olması uygulamanın neredeyse %50’ye varan bir başarı oranından bahsettiriyor.


IUI yönteminin yapılmasında erkeğe ait gerekçeler: sperm sayısındaki azlık,spermdeki şekil ve yapı bozukluğu ve en önemlisi erkekte var olan ve kendi spermlerini imha eden madderin bulunması,erken boşalma,ejekülasyon yani halk dilinde Aşırı şişmanlık,erkekte vuku bulan bazı organik bozukluklar ve son olarak sebebi bilinmeyen kısırlık gibi hastalıklar erkeğin IUI yöntemini kullanmasını gerekli kılar.


Kadınlardan kaynaklanan rahatsızlıklar sonucunda yapılan IUI yönteminin gerekçeleri:Vajinanın çeşitli nedenlerden dolayı dar olması veya cinsel ilişki için uygun olmaması,fonksiyonel ve psikolojik nedenler ve kadının eşinin spermlerini öldüren maddelere sahip olması,sebebi bilinmeyen kısırlık gibi nedenleri içerir.


Peki bu yöntemin yapılmamasını sağlayan durumlar nelerdir? Erkekte hiç sperm bulunmaması durumunda ya da sperm sayısının 300,000/mm3 den az olması ve kişinin vücudundaki sperm sayısının % 4 ‘ün altında olması,aileden gelen bilinen ve kanıtlanmış kalıtsal hastalıklar,spermatozoidlerin yapısında meydana gelen bozukluklar ve meni yollarında rastlanan iltihabi hastalıklar son olarak artan genetik hastalıklar nedeniyle 50 yaş üzerindeki uygulanması risk taşır.



Aşılama (İUİ) Nedir - infertilite Aşılama Nedir Aşılama Yöntemi Ücreti

Hamilelikte Anne Vücuduna Nasıl Bakmalı

Temizliğin ön plana çıkması en önemli sağlık unsurlarından olmaktadır. Bu nedenle duş veya banyo yapımını gün aşırı yapabilme imkânınız varsa yapmanızda büyük fayda vardır.


Neden diyecek olursanız, gözenekler havayla temas kurmalı ve cilt sağlığının bozulmaması için onlarda oksijene hava ile beslenmeye kendini yenilemeye ihtiyaç duymaktadır. Bunu da sizin istekleriniz ve davranışlarınızla gerçekleştirebilirsiniz.


Duş veya banyo yapımında kullandığınız su sıcaklığının önemi büyüktür. Çok soğuk veya çok sıcak su ile temizlik işlemini gerçekleştirmenizin zararları vardır.


Cilt yapısında bozulmalar gibi sağlık sorunları yaşatabilir. Kullandığınız su sıcaklığını 36-37 derecelerde ayarlamanız önerilmektedir fakat bunu da ölçme vb. faktörlerle uğraşmayacağınızı düşünürsek ılık bir su tüketimi duş veya banyo yapımında oldukça sağlıklı kılınmaktadır.


Hamileliğiniz nedeniyle hareketleriniz kısıtlanabilmektedir ve banyo da denge kurmanızda sorunlarda yaşayabilirsiniz. Bu sebepten ötürü banyo zeminini mutlaka ıslak ve kaygan olmadığını kontrol etmeniz gerekmektedir.


Ayrıca banyoda sağlık sorunları yaşayabilirsiniz, güvenlik ve mahremlik gibi durumların olmasına rağmen banyo kapısının kilitlenmemesi önerilmektedir.


Aksi takdir de fenalaştığınızda yardımınıza koşuna bilinsin.

Vajinal bölgenin temizliği çok önemlidir.


Vajinal akıntılar gebelik döneminde çok sık görülmektedir ve anne adaylarının bu konuda çok fazla şikâyet ettikleri de bilinmektedir.


Temizlik için sabun vb. maddelerin pH değerlerinin asit ve bazik özellikleri farklılıklar gösterdiğinden bu bölgeleri genellikle bol su ile yıkayarak temizleyiniz.


Havlu ile iyice kurulayarak temizlik işlemini sonlandırınız.



Hamilelikte Anne Vücuduna Nasıl Bakmalı